
İçinde yaşadığımız zaman her insandan birkaç tane “ben” üretiyor. Bu durum bir olumsuzluk değil, yaşadığımız çağın gerçeğidir.
Günümüz insanının aynanın karşısına geçtiğinde hangisi ben? sorusu pencerelerden çıkıp gökyüzüne yayılıyor. O nedenledir ki; insan kendi ile baş başa kalacağı mekanlar, kısaca “yenilenme mekanları” bulmak zorunda…
Haftasonu gittiğim kampta bir kez daha anladım ki, doğa bize herşeyi veriyor. Hafif esen rüzgar, insanın ruhundan stresi silip süpürüyor.Toprak insana müthiş bir enerji verirken, kendimizi yenilememize imkan sağlıyor.
Kendimize yeniden dokunabilmek için zaman zaman kendimizden kaçabilme ihtiyacımız var.
Evet… Kendimizden kaçmak.
Bunun için her insan; kendi ruhuna, kendi bedenine iyi gelecek mekanları keşfetmek zorunda.Yenilenme mekanları, bol oksijenli yerler…
Geçmiş zamanlarda sığınaklar ötekilerden korunmak için yapılırdı. Savaşlar, büyük tehlikeler, sığınakları ortaya çıkarmıştı.
Bugün ise; daha çok sadece Bize ait, kendimize yolculuk yapabildiğimiz sığınaklar ortaya çıkmıştır.
İnsanın yalnızca kendi ile kaldığı, deşarj olduğu sığınaklar…
Her insanın hayat yolculuğuna daha sağlıklı devam etmesi için, mekan değiştirmesi ve yenilenmesi şarttır.
Facebook
Pinterest
LinkedIn
RSS