
Ekonomi her birey için yaşamının merkezinde olan vazgeçilemez temel bir unsur. Bu günlerde açıklanan kayıtdışı ekonomi verileri üzerine bir yorum yapmak istedim.
Açıklama şöyle; Türkiye’de kayıtdışı ekonomi %24 olarak listede sonlarda yer alıyoruz. Buna keza en iyi durumda olan Amerika ise %8 kayıtdışı ekonomi ile ilk sırada.
Ekonomistler derki; Devletin alması gereken vergi için “kazı ürkütmeden tüyünü yolmak” olarak ifade ederler olayı kazlar üzerine indirgediğimizde bu ülkede her 100 kazdan 24’ü kümesin dışında yaşamaktadır.
Bir Hikaye yazalım öyleyse; Hüsam emminin çok güzel bir çiftliği vardır ve kaz çiftliğinin giderlerini karşılamak için kazların yumurtasına bazen de tüylerine ihtiyaç duymaktadır. Çiftliğin ayakta durması için bu olmazsa olmaz kuraldır. Kümesteki kazlar verim konusunda biraz zayıf tüyleri de pek bi azdır. Kümesteki kazlardan yumurta almak ve dahi sıkıştığında tüy yolmak kolaydır. Ama Hüsam emminin gözü kümesin içine girmeyen sürekli dışarda gezinen semirmiş etine dolgun günde 3,4,5 yumurta veren verimli kazlardadır. Onları yakalamak için türlü oyunlar yapar kümesin önüne yem atar. Ama sanıldığı kadar kolay değildir kazları yakalamak. attığı yem kümesteki kazların nasibi olan yemlerden kesilir. Bu sebepledir ki kümesteki kazlar sürekli huzursuzlanır, homurdanırlar. Kümestekiler hep söylenir dururlar. Hüsam emmi bizim yumurtalarımız ile tüylerimizi yolup aldığı yemleri yaban kazlarına yediriyor diye…
Oysa Hüsam emmi kümestekilere ta başından çiftliğin şartlarını söylemiştir.
Çiftlik giderleri için Şartlar çok basittir.
- Her kaz günde bir yumurta verecek
- Yumurta verimi düşerse herkes tüylerinden birer ikişer verecek
- Daha da işler kötü giderse dışardaki yaban kazlarını tavlama yoluna gidilecek
Kümestekiler kazlık yapacak ya bol bol yem yiyip yumurtlama işini aksatırlar. Hüsam emmi yem almak için yumurta yetmeyince kazlardan birer ikişer tüy yolar kazlar GAK GAK bağırırlar. Kazlara göre hüsam emmi acımasızdır. Bakar ki Hüsam buda giderler için yeterli değil der ve kümestekilerin yemlerini yarı yarıya keser yaban kazlarının peşine düşer. Yakalamak zahmetli, masraflı ve sabır gerektiren bir durumdur. Her gün kümesin önüne yem atar. Kazlara kümesteki şartların güzelliğinden bahseder. Kümese girdiklerinde bu yemlerden sürekli istifade edebileceklerinden bahseder. Tek şartı ise yumurtaların bu kümese bırakmalarıdır. İkna ettiklerini artık kümesin içinde yemlemeye başlar. Kümesin içine giren verimli kazlar bol yumurtladığı için artık Hüsam emmi yem miktarını da artırır. Bu sırada kümesteki bazı kazlarda yaban kazlarına bakarak yumurta verimini artırmıştır. Böylece kazlar daha çok yemlenme şansı buldukları gibi artık tüyleri de yolunmamaya başlamıştır.
Bu refaha ulaşmak için kümesteki kaz sayısını artırmak, sabır etmek, kuru kuru gaklamamak gerekmektedir.
Ez cümle bu refahı korumak için ise herkes kendi üzerine düşen yumurta sorumluluğunu yerine getirecektir.
E hadi kıssadan hisse çıkaralım; gelişmiş ülke ile gelişmekte olan ülke arasındaki temel farkı
Gelişmiş ülke; Amerika’nın kümeste 92 tane verimli günde 3,4,5 yumurta veren kazı var
Gelişmekte olan ülke; Türkiye’nin kümeste 76 tane verimli lakin yumurtlasak mı yumurtlamasak mı diyen kazı var
Birde gelişmemiş ülke; Irak, Suriye Arap ülkeleri, Afrika ülkeleri vs.. ortalık yaban kazından geçilmiyor. Ne hikmetse yaban kazları buradaki yemleri yiyip gelişmiş ülkelerde yumurtlamaya gidiyorlar….
06/02/2016
Atabeg Yalçın YAYLA
Facebook
Pinterest
LinkedIn
RSS