
Bursaspor bir aşk hikayesi değildir,
Bursaspor aşk, gerisi hikayedir.
“Her türlü Bizans oyunlarına rağmen İstanbul hegemonyasına son vereceğiz” yazılı pankart, 80’li yıllarda Bursaspor tribünlerinin en çarpıcı pankartlarından birisiydi. Aslında pankarttan çok bir davayı, bir felsefeyi anlatıyordu.
Medya tarafından 3 büyütülmüşlerin milletin gözüne gözüne sokulduğu bir ülkede şehrinin takımını tutan adam harbiden boyun eğmeyen adamdır. şehrinin takımını tutmak tarifsiz bir duygudur.her hafta sevdası bir olan kardeşleriyle,mahalle arkadaşlarıyla beraber takımını desteklemek,şehrinin en büyük sivil toplum örgütlerinden biri olan taraftar grubunun bir ferdi olmak haklı bir gurur kaynağıdır.
Biz Bursaspor’umuzu, Bursa’nın yerel değerlerinden biri olarak görmekteyiz. Bursaspor bizim için şehrin simgelerinden biridir tıpkı bir saat kulesi bir ulucami bir telefirik yada diğer değerlerimiz gibi. Bursaspor kurulurken arma ve renkleri bile seçilirken şehrin bir çok değeri göz önüne alınmıştır. Kimimiz Bursa’da doğup büyümüş kimimiz sonradan Bursa’ ya göçmüşüzdür bazılarımız ise Bursa’ nın yüzünü görmeden Bursaspor’ a gönül vermiştir nedir bizi bu kadar Bursaspor’a bağlayan bunun bir çok nedeni olabilir ama bir insana neden aşık oluruzki, belli bir sebeb aranabilir mi? işte bizim sevdamızda böyle bir şey yoksa yağmur çamur demeden neden stadyumun yolunu tutalım yada bir otobüse hınça hınç doluşup deplasmana gidelim her yenilgiden sonra yeminler edip tövbe ettikten sonra ertesi haftaki maçta paşa paşa stadyumun yolunu tutalım izahı zor bir durum yani. Düşünmeye başladığınızda içinden çıkılmaz bir hal alınacak bir soruya cevap vermek çok zordur.
Basariya endekslenmis bir ask degil bu, sözleri bulunmayacak bir sevgi bir tutku… anliyana!
Facebook
Pinterest
LinkedIn
RSS